zihinsel detoks

 

  • 'Başbakan Erdoğan sevilmek istiyor'

    Nilüfer Kas'ın NLP Uzmanı ve Eğitmeni Cengiz Eren ile Yaptığı Röportaj.

     

  • Ağlamak Razı Olmaktır

    Ağlamak ve gözyaşı

    Gözyaşı

    Ağlamak. İnsan hayatındaki önemli eylemlerden birisi. Gözyaşı ve su bağlantıları ilginç şekilde kurulabilir. Ağlamak insanın ilk öğrendiği eylemlerden birisi belki de. Çıktığı sessiz ortamdan aşırı gürültü olan ortama geçiş ve poposuna yediği ilk tokat bu eylemi gerçekleştirmesini sağlıyor. 

     

  • Ağlamanın Anatomisi

    gozyasi ağlamak zihinsel süeçler ve kapakların açılmasıGözyaşı ve Ağlamak

    Ağlamak, neden ağlarız? Ağlayınca neden rahatlarız?  Ağlamanın zihinsel süreçleri.

     

  • Anestezi, Ameliyat Sonrası Yaşananlar

    Anestezi, Ameliyat, Anestezi

    Türk Dil Kurumu sözlüğünde Anestezi karşılığında sunlar yazıyor.

     

    Anestezi : "isim, tıp" Canlı vücudunun tümünde veya bir bölgesinde ağrı, ısı, ışık ve dokunma gibi tüm duyuların ortadan kaldırılması, duyu yitimi

     

    Genellikle nefes alma yolu veya damardan verilen sıvlıarla ortaya çıkan bu durum ameliyatlarda kullanılmakta. Böylece kişinin ameliyat sırasında acı çekmesi engellenirken, hareketsiz kalması da sağlanıyor.

     

    Yaşanan bu durum sırasında kişi farkında olmadığı süreçleri yaşayacak ve sonrasında her ameliyat olan insanda olmasa da bazılarında veya bir çoğunda önemli değişimler ortaya çıkacaktır.

    Narkoz Almak

    Farkındalık ve farkında olduğumuz aklımız anestezi alındığında etkisini yitirmekte ve duyu organları tamamen kapanmaktadır. Derinlemesine uyutma diyebileceğimiz bu durumda kişi kendisini tamamen kaybetmektedir..

    Kişi ameliyat etkisinden çıkarken bir çok farklı tepkiyi göstermekte, gülenler,, ağlayanlar, bağırıp çağıranlar olabilmektedir.. Ameliyat olmak insan hayatında önemli bir durumlardan biridir. Burada yaşanan korkular ameliyat başlamadan ve uyutulaana kadar olan sürede şiddetlenmekte ve daha sonra ise uyumaya başlamaktadır. Bu sırada kişi hayatını gözlerinin önünmden filme şeridi gibi geçirebilir.

     

    Hem bu korkular ve hem uyutulma süreci ile  ameliyat süresinin uzunluğu etkilerin farklı olmasını sağlayacaktır. İşte hem bu korkulardan ve ameliyattaki uyutulma sürecinde kişinin farkında olduğu aklı devre dışı kalmakta, farkındalığı tamamen kapanmaktadır.

     

    Ameliyat Sonrası

     

    Ameliyat sonrası kendine gelmeye başladığında ise geçmişte yaşadığı tecrübelere ait duygular yüzeye taşınacak ve kişiyi etkileyecektir. Her kişi özelinde kişinin geçmişte yaşadığı ne kadar çok ve ne kadar kötü hissediyorsa uyanırken bu duygular da yüzeye taşınacaktır. Bu yüzden bazı insanların tepkilerinin neden sert ve farklı olduğunu anlayabiliyoruz.

     

    Her insan geçmişte yaşadıkları tecrübelere göre ameliyat sonrası bir değişim yaşayabilirler. Bazılarında daha sert davranıuş modeli, bazılarında içe kapanma, bazılarında hayata farklı bakma gibi süreçler ortaya çıkacaktır. Yakın çevresi ile bu değişimden etkilenecek nasıl davranacaklarını bilemez hale gelecebileceklerdir.

     

    Benzer süreçler kadınlarda doğum sürecinde yaşanabilir. Doğum sonrası depresyonu, post-natal sendrom adı ile adlandırılan durumların yaşanmasının sebebi de budur. Anestezi etkisi ile olsun veya normal doğum olsun yukarıdaki etkilere benzer etkiler görülebilir.

     

    Anestezi ve kadınlarda doğum geçmişte yaşanan tecrübelerin kapaklarını açar, diyebiliriz. Böylece geçmişte yaşanan tecrübelere bağlı olarak anestezi insanları etkileyecektir. Çok kötü tecrübeleri olanlar, doğal olarak daha fazla etkilenecektir.

    Narkozdan Çıkış ve Değişim

    Değişimin ne ölçüde olacağını görmek en kolay şekilde anestezi etkisinden çıkarken görülebilecektir. Tepkile normalden farklı ise, özellikle gözyaşı var ise değişimin büyük olacağı söylenebilir. Ameliyat sürecinde  kişi geçmişte yaşadığı bütün hayatı sorgulamakta, kendisi için birşey yapmamışsa kendisini çok kötü hissetmektedir. Değişimin ameliyatla değil, kişinin kendi kararı iile olması durumunda bu olmayacaktır.

     NLP ve Zihinsel Detoks

    Bu etkilerden kurtulabilmek için kişinin zihinsel detoks programına katılmak yararlı olabilir. Geçmişte yaşadığı tecrübelerin etkisinden kurtulmuş insanlar bu süreci çok daha rahat atlabilecektir.

    İlave olarak bir mot daha düşülebilir. Yaşlı, yalnız ve zengin kişiler ameliyat sonrasında kendilerine bakan hemşirelerden birine aşık olabilir ve onunla evlenebilirler. Bunun nedenleri ise başka bir yazıda anlatılabilir..

     

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

    Bu makale bilimsel bir makale değildir.. Sadece gözleme dayanmaktadır.

    #ameliyat #anestezi #kişilikdeğişimi #cengizeren #değişim #nlp #nlpteknikleri #narkoz #anestezist

     

  • Apple Lisa ve Lisa Brennan-Jobs

    lisa brennan-jobsHayat Öğretir

    Hayat insana öğretir. hayat insanı değiştirir ve belki de bu yüzden kişilerin kendi istekleri ile değişmesi düşündüğümüzden daha onemli.

     

  • Bugünlerde

    Bugünlerde, davranışSavaş

    Bügünlerde ortalık çok karışık. Savaş benzeri bir zamanı yaşıyoruz. Şehitler, ölümler, cinayetler, intiharlar. Arap baharı'nın bir dalgası Türkiye'ye ulaşmış görünüyor.

     

  • Cinsellik Orgazm ve Zihinsel Detoks

    Cinsellik Orgazm ve Zihinsel Detoks Cengiz ErenCinsellik ve NLP

    Cinsel hayat ve cinsel hayatla ilgili sorunları kişiler farkında olarak veya olmadan yaşıyor. Bu güne kadar bu konuda yazılmış çizilmiş çok sayıda kitap var. Hayatın önemli parçalarından birisi.

     

  • Copy Paste Yazarlar

    Zülfü Livaneli'nin Kitabını Çaldılar

    İhsan Yılmaz'ın Hürriyet gazetesindeki köşesindeki yazıda bu başlık var. İlgi ile okumaya başladığımda Livaneli'nin Kardeşimin Hikayesi isimli kitabı aynen kopyalanmış.   Nurlen Karayanız kopyaladığı kitabına Kıyamet çiçekleri adını koymuş. Bu çok görülen bir şey değil. Copy Paste veya ihtihal hem bilimsel ve hem de kültürel alanda sık görülen bir durum.  Yaratıcılık ve yorumlamak zor olduğu için bir çok insan kolaya kaçıyor.

    Bir öğrenci Cambridge Üniversitesi'nde doktora tezi hazırlar. Danışmanı tezini okur ve sonra da doktora tezini savunur öğrenci. Tez kabul edilir. Ancak danışmanı tez kabul edildikten sonra kendisini bir kenara çeker ve der ki: "tezin gerçekten çok güzel hazırlanmış. Tebrik ediyorum. Ancak tez içinde bir paragraf var ki bunu sen yazmış olamazsın. Ancak ben kimden aldığını bulamadığım için tezine evet dedim."  Oğrenci böylece Cambridge Üniversitesi'deki bölümünden doktor ünvanını alır. Aradan 6 yıl geçer. Ph.D Ünvanını alan öğrenci bölümüne çağrılır.  Danışmanı karşısındadır.  Kendisine o pragraf hakkında söylediklerini hatırlatır ve der ki: " O paragrafı kimden aynen kopyaladığını buldum ve bunu bulduğum için Üniversite yönetimine müracaat ettim ve doktor ünvanınız elinizden alınmış bulunuyor". 6 yıl sonunda ünvanın elinden alınan kişi aynı zamanda bilgi hırsızı damgasını da yemiştir.

    Tarih 16.09.2006  Milliyet Gazetesi Cumartesi eklerinden yazdığım bir yazı var. Ahtapot Kadınlar. Bu yazıda kadınların bir çok işi üstlenerek kendi yakınındaki insanları  hiçbirşey yapamaz hale getirdikleri yazıyordu.  Yazının Linki http://www.milliyet.com.tr/ahtapot-kadinlar/cumartesi/haberdetayarsiv/16.09.2006/171523/default.htm

    Ahtapot Kadınlar ve Ayşe Giraud

    Yayın Tarihi 13.12.2007 olan bir kitap var. Adı Ahtapot Kadınlar.  Kitabın yazarı Ayşe Giraud. Öz geçmişinde annesi ile yaşadığı sorunları dile getiriyor ve bu yüzden bir Fransız ile evlendiğini yazıyor. Sonra da Tekstil işini bırakıp yogacı olduğu da var öz geçmişinde. Ayşe Giraud Özgeçmiş.  Kitabına koyduğu adın kendisine ait olmadığını bilmiyor ama internette araştırsa kolaylıkla bulabilirdi.  Kendisi de aynı şekilde bilgi hırsızlığı yapmış durumda.

    Şirin Kartal ve Zihinsel Detoks

    Benzer durum Zihinsel Detoks kavramı için de söz konusu. 2004 yılında onaylanmış ve bana ait olduğu tescil edilmiş olan Zihinsel Detoks  Bu isimle bir kitap yayınlanmış. Yayın tarihi 04.05 2015.  Kitabın yazarı Şirin Kartal.  Fransızca Öğretmeni olan ve otelcilik sektöründe çalışan bu kişi başkası tarafından üretilen bir kavramın adını kitabına koyduğunu bilmez görünse de, Google da yapacağı küçük bir arama ile bunun kime ait olduğunu farkedecektir. Kitabı için isim bulma zahmetine girmeyen bu kişi de aynı şekilde bilgi hırsızı konumuna düşmektedir.  Quantum konusunda temel eğitimler aldığını öğreniyoruz ki, ben kuantumculara NİYETİSYEN diyorum.

    Yaşadığımız dünya da buna ait örnekleri bulabilmek mümkün. Bunu Mümin Sekman'ın bir çok kitabında copy paste örnekleri bulmak mümkün. Hatta başkalarına yazdırdığı kitapları olduğunu da biliyoruz.  Ama bilgi üreten kişiler ile bilgileri kopyalayan kişileri ayırmak gerek. Zira bilgi üretmek için için düşünmek, yazmak, kavram haline dönüştürmek zor ve uzun bir süreç.  Bu kadar yorucu bir süreçten sonra üretilen kavramları veya isimleri kopyalayarak olumlu bir sonuç ortaya çıkması pek mümkün görünmüyor.  Bu kopyacı yazarlar kadar bunu yayınlayan kitabevlerinin de aynı suça ortak olduğunun bilinmesi yerinde olur.

    Şimdi İhsan Yılmaz'ın  Hürriyet köşeşinde yazdığı yazıyı okuyalım.

    BİR kitabın çok satması için ne yapmak gerekir diye sorsalar, asla aklıma gelmeyecek bir cevapla karşılaştım bu hafta.

    Basitmiş meğer.

    Alırsınız çok satan bir romanı, kapağını, içindeki kahramanların isimlerini değiştirip bir-iki cümle de eklediniz mi tamamdır.

    Yayınevine de yutturursanız, başarılı bir romanın yazarısınız artık. Tanıtım için de klip çekmeyi unutmayın ama.

    “Yok artık!” dediğinizi duyar gibiyim.

    Ben de aynı tepkiyi verdim ama iki kitabı alıp şöyle bir karşılaştırdığımda şaşkınlığım tarif edilecek gibi değildi.

    Zülfü Livaneli’nin ‘Kardeşimin Hikâyesi’ adlı romanı 2013 yılında yayımlanmıştı. Okuru çok sevdi ve satışı 500 bini geçti. Konusu, anlatımı ve kurgusuyla gerçekten iyi bir Livaneli romanıydı.

    Romanın yayıncısı Doğan Kitap’ın editörlerinden Tanıl Yaşar gittiği bir kitapçıda yeni yazarların kitaplarını karıştırırken oldukça tanıdık cümlelerle karşılaşmış.

    Nursen Karayanız’ın bu yılın başlarında Kariyer Yayınları’ndan çıkmış romanı ‘Kıyamet Çiçeği’ymiş bu.

    Romanın sayfalarında ilerledikçe Zülfü Livaneli’nin ‘Kardeşimin Hikâyesi’nin içinde bulmuş kendini Yaşar. Farklı bir yazar adı, farklı bir kapak ama cümleler Zülfü Livaneli’nin.

    Zülfü Livaneli’nin romanını çaldılar

    Bildiğin kopyala yapıştır yöntemiyle çalınmış ünlü yazarın romanı. Yazının devamı : http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ihsan-yilmaz/zulfu-livanelinin-romanini-caldilar-40803394

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

     

  • Değişim Mesajları : Korkular

    korku uçak korkusu korkularKorkular

    Hayatı yaşarken kişi bir çok tecrübe ve çok sayıda olay yaşıyor. Bu tecrübeleri yaşadığında bilmediği stratejilerin hayatını farkında olmadığı şekilde etkilediğini aradan çok uzun zaman geçtikten sonra öğrenebiliyor, belki de hiç öğrenemiyor. Hayatını etkileyen stratejiler hep aynı sonuçları elde etmesini sağlıyor ama "neden hep bunlar benim başıma geliyor" sorusunun cevabı bir türlü bulunamıyor.


    Değişim Mesajları

    Aslında yaşadıklarımız içinde önemli değişim mesajlarını alıyoruz.  Bu mesajların farkına varamıyoruz. Korkular da bu mesajlardan sayılabilir. Uçak korkusu, deprem korkusu, dışarı çıkamama korkusu, sahne korkusu ve benzeri bir sürü korku. Dikkatli olarak bakıldığında, örnek olarak kişi uçaktan korkuyorsa, uçak içinde yaşadığı durumların ortaya çıkardığı bir sonuç olarak görünüyor, kişiye. Derley ya kazın yaz da martının ayağı öyle değil.  Yüzmeyi sağlayan ayaklar ağaca konmayı engelliyor. Bu yüzden kargalar martılara kavga edip ağaca konduklarında martıların yapabileceği hiçbirşey yok. Onların ayakları kumlar ve kayalar için organize edilmiş durumda.

    Uçak Korkusu

    Uçak korkusu aslıdan uçakta yaşananlarının zihindeki kapakları açmasından kaynaklanıyor. Hele kişi kendi hayatında çok güçlü ve iktidar sahibi ise, uçak korkusunun ortaya çıkması daha kolay hale gelecektir.  Kapattığı hatırlamak istemediği tecrübelere ait duygular yüzeye taşındığında ortaya dayanılmaz bir duygu çıkıyorsa, bu uçak korkusu adı ile adlandırılacaktır. Aslında uçak korkusu dediğimiz şey kişiyi uçaktan uzak tutmaya çalışan bir mekanizma diyebiliriz. Uçak korkusu kişiyi uçaktan korkuyor ve böylece uçakta yaşanacak duyguların yaşaması engelleniyor.

    Diğer korkularda ayni şekildeki bir sistematiğin sonucudur diyebiliriz.  Böylece daha genel bir tanımla korkular kişiyi koruyan mekanizmalardır şeklinde bir yazım yanlış olmayacaktır.

    Korkular Korktuğunuz Oranda Gerçekleşebilir

    Bir düşünün siz nelerden korkuyorsunuz. İşşiz kalmaktan korkuyorsanız, kaynaklarınıza ve kendinize güvenmiyorsunuz demektir.  Parasız kalmaktan korkuyorsanız, daha önce parasızlıkla ilgili tecrübeler yaşanmış demektir.  Aldatılmaktan korkuyorsanız aldatılmış, güvenmekten korkuyorsanız güveninizi sarsan birileri olmuş demektir.

    Buna benzer çok sayıda örnek verilebilir.  Korkular ortaya çıktığında bunların değişim mesajı olarak algılanması gereği ortadadır.  Bu değişim mesajı  olarak algılanmazsa yaşam kalitesi hayattab alınan zevk giderek azalacak ve kişi kendisini daha kötü hissetmeye başlayacaktır.  İçine kapanan, duygularını ifade edemeyen bir durumu yaşamaya devam edecektir.

    Yapılması gereken değişim sürecini başlatmaktır ama geçmişte yaşanan tecrübelerin etkisi ortadan kaldırılmadıkça değişi süreci de zor ve acılı bir süreç olacaktır.

    NLP ve Zİhinsel Detoks

    Uçak korkusundan dolayı Zihinsel Detoks programına katılan kişi ile yapılan görüşmelerde uçak korkusundan çok fazla konuşulmadığı halde uçak korkusu ortadan  kolaylıkla kalkmaktadır.  Zira korkular ya da yaşanan sorunlar buzdağının görünen kısımlarıdır şeklinde bir metafor kullanılabilir.  İç tarafta neler olduğu farkedildikten ve değiştirildikten sonra uçak korkusu  kendiliğinden ortadan kalkmaktadır.

    Aynı şey diğer korkular ve yaşanan sorunlar içinde söylenebilir. Kişi değişim istiyorsa, bu değişim kolaylıkla sağlanabilmektedir.

    Korkular ortaya çıkmadan önce neler yaşadıklarınızı düşünün.  Mutlaka önemli bir darbe yemiş olduğunuzu, beklenmedik bir durumla karşılaştığınızı göreceksiniz.

    Hayatınızın korkulardan arınması dileğiyle.

    Cengiz Eren

    http://www.erenlp.com

    23 Kasım 2012

    İlgili Linkler:

     

  • Değişim Mesajları : Panik Atak

    panik atak panik bozuklukPanik Atak

    Değişim Mesajları yazı dizisinin dördüncüsü Panik Atak.

    Panik atak yaşıyorsanız bunun bir sebebi olabilir. Bunun nedenlerinin ne olduğunu farkına varmak ve sonrasında değişimi başlatmak önemli. Bu yapılmadığı müddetçe farklı süreçler yenilenerek devam edecek, kişinin hayatını yönetmesini engelleyecektir.

     

  • Değişim Mesajları: Uçak Korkusu

    Uçak Korkusu, Uçuş KorkusuUçak Korkusu

    Uçak çağımızda kullanılan en hızlı ve emniyetli ulaşım araçlarından biri. Bir şehirden bir şehire, bir ülkeden başka ülkeye kolaylıkla ve kısa zamanda gidebilirsiniz.


    Seyahat Güzeldir

    Bilet alıp, check-in yaptıktan sonra kapıda bekler ve büyük hava alanlarında otobüsle gidip sizi istediğini yere götürecek uçağa binersiniz. Kapıda hostesler ve kaptan sizi karşılar. Sonra da yerinize oturursunuz. Emniyet kemerinizi bağlarsınız. Anonslar yapılır ve uçak pistte taksi pozisyonuna geçer. Pistin başında durur ve kalkış izni verildiğinde motorlar tam güçle çalışır ve koltuğunuza yapışır gibi hissedersiniz. Önce ön tekerlek yerden kalkar sonra da uçak pistten ayrılır. Tırmanışa geçerken rotaya geçilirken hafif düşüşler ve dönüşler hissedilir. Uçak yola devam eder. Bir müddet sonra motorların sesi azalır. Sonra da iniş anosları yapılır. Böylece uçak gideceğiniz şehrin havalimanına iner. Bazen 45 dakika, bazen bir saat, bazen 10 saat uçuyor olabilirsiniz, gideceğiniz yere ulaşmak için.

    Bazı insanların uçak içinde çok tedirgin olduğunu görürsünüz. Bazıları ise ilaç ya da içki alarak uçağa binebilirler. Bazıları da hiç binemezler, uçağa. Buna uçuş korkusu veya uçak korkusu adı verilir.

    Uçak Korkusu ve NLP

    Aslında uçak korkusu olarak görünen şey, buzdağının ucudur, kişiyi uçaktan uzak tutmaya çalışan bir mekanizma da sayılabilir. Zira kişi başka yerlerde değil de uçakta veya uçağa binmeyi düşündüğünde bu korkuyu yaşamaya başlamakta, şiddetine göre ya zorla binmekte, ya da hiç binememektedir, uçağa.

    Daha önce de yazdığımız gibi, korkular biz kendimizi koruyamadığımızda bizi koruyan mekanizmalardır, diyebiliriz. Aynı zamanda korkular korktuğumuz oranda gerçekleşebilir. Ne kadar çok korkuyorsak, o kadar tehlike var demektir.

    Bir çok kişi uçağa korku duymadan binerken, bir şey olur, önce korkmaya ve sonra binememeye başlar. Mutlaka bir şey yaşanmiş ve zihinsel süreçlerde ortaya çıkan durum bu bu korkuyu yaşanır hale getirmiştir.

    İki temel korkumuz farkında olmadan uçakta tetiklenmektedir. Motorun aşırı gürültüsü ve uçağın kalkışta sallanması.

    Kişinin geçmişte yaşadığı ve üzerini kapattığı tecrübeler bir şekilde açılabilir.

    NLP ve Zihinsel Süreçler

    Bu açılma bir ameliyat ya da doğumda sonrasında açılabildiği gibi, uçakta yaşanan büyük bir türbülansta, bir yakın vefatından veya trafik kazasından sonra açılabilir. Son dönemde yaşadıklarımız, Suruç ve Ankara'daki patlamalar, uçak düşürülmesi ve benzeri olaylar da bu etkiyi sağlayabilir. Geçmişte yaşanan tecrübelerin kapakları açıldığında yaşanan kötü tecrübelerin sayısı fazla ise, kişi kendisini çok kötü hissedecektir. İşte bu açılma uçakta da tekrarlanıyorsa, kişi kendisini uçakta da çok kötü hissetmeye başlar ve uçağa binmekten uzak durmaya çalışır.

    Uçak korkusu ortaya çıktığında anlaşılması gereken en önemli nokta şu olmalıdır. Hayatın geçmiş modelde yönetilemediği ve değişim ihtiyacının ortaya çıktığı. Değişim gerçekleşmediği takdirde uçak korkusu giderek artacaktır hatta başka korkulara evrilecektir. Genellikle yaşadığı dünyayı çok iyi kontrol ettiğini düşünen zeki insanlarda ortaya çıkma ihtimali büyüktür.

    Uçak Korkusu değişim için önemli bir mesaj sayılmalıdır. Genel olarak bakıldığında başkalarını, işini, başarısını, kariyerini olması gerekenden fazla önemsemekte ve kişi kendisini bir türlü merkeze koyamamaktadır. Hayat bu şekilde yürütülmeye devam ettiğinde, farkında olmadan kişi kendisi için bir şey yapamamakta, ama başkaları ve işi için önemli kararları alırken, kendisi için hiçbir karar verememektedir.

    Örnek olarak şu verilebilir. Bir anne, kendisi seyahat için uçağa binmeyi düşündüğünde uçak korkusu hissettiği için istediği seyahati yapamadığı halde, çocuğunun sağlığında bir sorun ortaya çıktığında hiç korkmadan uçağa binip seyahat edebilir.

    Değişim Zamanı ve Zihinsel Detoks

    Yukarıda anlatılan nedenlerden dolayı uçak korkunuz veya uçuş korkunuz var ise, değişim zamanı gelmişte geçiyor demektir. Kendi kararlarınızla kendiniz için birşeyler yapmaya başlamanız önemli değişim noktası sayılabilir. Geçmişte yaşadığınız tecrübelerin duygusal etkilerinden kurtulmanız da çok önemli. Bu şekilde zihninizin temiz olması ise, sorunun bütünüyle ortadan kalkmasını ve değişimin gerçekleşmesini sağlayacaktır.

    Değişim kararını ise sadece siz verebilirsiniz. Karar Sizin

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni.

    Facebook.com/cengiz.eren
    twitter.com/cengiz_eren

    Posta Gazetesi Bölge Eklerinde NLP ile Hayatın Yönetimi Sende köşelerinde yayınlanmıştır.

    Not: Uçak korkusu zihinsel detoks programı ile kolaylıkla ortadan kaldırılabilir..

    İlgili Linkler:

     

  • Deprem Korkusu ve NLP ile Zihinsel Detoks

    cerenDeprem Korkusu ve Zihinsel Detoks

    Depremler hayatımızda önemli ve de bazı acı sonuçlar ortaya çıkaran doğal olaylar. İnsanlar yapıları itibari ile deprem, sel, yangın, yanardağ patlaması, kasırga ve benzeri olaylara karşı güçsüzler. Bu olaylar karşısında olay yaşanırken yaşanılan durumlar kişinin hayatında farkında olmadıkları halde, zihinsel süreçlerde önemli değişikliklere yol açmaktadır.

    17 Ağustos depreminden sonra özellikle Marmara bölgesinde yaşayan insanların korkularında önemli artışlar oldu. Gece uyuyamamak, tepki verememek ve bazı içeriklerde çok aşırı tepkiler vermek, sıkıntı, sinir, terleme ve benzeri durumlar deprem olmadığı halde yaşanmaya başladı.

    Deprem kişinin zihninde farkında olmadığı açılımlara ve sonuçlara yol açmakta ve kişi hayatını deprem öncesinde de yönetemediği için, depremden sonra kendi kararı ile bir değişim yaşamıyorsa, sorunlar daha da büyümektedir.

    NLP Zihinsel Detoks Programı ile oluşan süreçlerin ne olduğu  konusunda farkındalık sağlanmakta, farkında olmadan kullanılan stratejilerin neler olduğu mekanik olarak gösterilmekte ve kişinin geçmişte yaşadığı tecrübelerin sonuçları ve bu sonuçlardan ortaya çıkan stratejiler de irdelenmektedir. Böylece kişinin kendi kararı ile kendisini değiştirme süreci başlamakta ve insan hayatında en önemli nokta olan "karar" vermek ve hemen harekete geçmek kolaylıkla gerçekleştirilmektedir.

    Korkular ve NLP

    Diğer korkular gibi deprem korkusu da kişi için zihnimizden bize aktarılan bir değişim mesajıdır ve bu mesajın algılanması ve harekete geçilmesi Zihinsel Detoks semineri sonrasında gerçekleştirilmektedir. Tabi değişim süreci başlayıp devam ettiği için deprem korkusu da kendiliğinden ortadan kalkmaktadır.

    Deprem Korkusu ile olarak yapılan bilgi aktarımları Zihinsel Deteoks programı adı altında yapılmaktadır. Toplam ücret 2.500 TL dir.3- 4 defa yaklaşık 2-3 saat süren görüşmelerle gerçekleştirilmektedir. İlk görüşmelerden sonraki görüşmeler değişim süreçlerinin takip edilmesi ve geleceğin planlanması üzerinde yoğunlaşmaktadır. Görüşmeler Cengiz Eren ile birebir olarak yapılmaktadır.

    Randevu ve Rezervasyon için 0216 464 17 27'i hemen arayabilirsiniz.

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

    Deprem Terör Zihinsel Süreçler ve Bizi Koruyan Korkular Doğa, Doğal Afetler, İnsan ve Van Depremi 5 Yaşında yaşanan deprem ve sonuçları : Hıncal Uluç

     

  • Gözyaşı

    cuneyt ozdemir ağlamak soner yalçınAğlamak Gözyaşı ve NLP

    Ağlamak gündemde yeniden ve daha yoğun olarak. Yaşadığımız bir durumda gözyaşı ortaya çıkıyorsa, orada bir sorun var demektir. Ağlamak kişinin nefes alışının değişmesi ve gözlerinden yaş gelmesi ile görülmektedir. Bu durum bir çok şekilde gerçekleşebilir.

     

  • Katı Sıvı Gaz NLP Modeli

    Sel, DepremKatı Sıvı Gaz

    Yaşadığımız günler  ve felaketler ilginç sonuçları ortaya çıkarıyor. Pandemi, deprem ve sel. Öncesinde yangınlar ve ekonomik krizler. Tarihin hiçbir döneminde yaşanmamış olayları arka arkaya ve kısa sürelerde yaşıyoruz, Anadolu'da.  Bu durumda hayatın ve yaşamanın bize önemi de anlatıyor. İnsanlarımız, kendilerini koruyamayan insanlarımız. 

    Dikkatli olarak baktığımızda insanlar doğal afetlere karşı yetersiz. Doğal olaylar karşısında yetersiz olan insanın kendisini koruması gerekiyor. Kendisini korumadığı zaman ise hayatını kaybediyor. 

    Gaz

    Kovid virüsü aniden hayatımıza girdiğinde, karışık günler yaşadık. Kapanmalar, aşılar, duran sosyal hayat. İnsanların ve zihinlerin durağanlaşmasını sağladı. Bir çok kişi bundan etkilendi. Hayatını kaybedenler, dışarıya çıkamadığı için bozulan ilişkiler, insanın kaçacak bir yer bulamadığı için kendi sorunları ile yüzleşmesi, bir çok içsel ve dışsal çatışmayı ortaya çıkardı. Bozulan beraberlikler, evlilikler yorgun olarak görüldü. İntihar ve cinayetler de arttı. Covid hava ile daha içeriksiz olarak anlatmak gerekirse, gaz ile ile ilgili idi. Aldığımız nefes ile vücudumuza giren virüs, immün sistemimiz güçlü değilse, bizi hasta ediyor ve bazılarının hayatını kaybetmesine neden oluyordu. Gaz olmadan, nefes almadan yaklaşık 4 -5 dakika yaşayabiliriz. Bu yüzden virüsten korunmak için maskeler taktık. Taktığımız maskeler diğer insanları virüs gibi görmemizi de sağladı. 

    Katı

    Depremlerin nasıl olduğuna bakarsak katı hareketi ve yerçekimi ile ilgili olduğunuz söyleyebilir. Fay hatlarının sıkışması ve bir kırılma ortaya çıkması hareket yaratır. Katı hareket ettiğinde düşme ve yükselme hareketi yaratır. Bu hareket yerçekimi ivmesi 9.8 m/sn2 olarak bulunmuştur. Newton'un başına düşen elma ile ile başlayan bir sürecin sonucudur, bu rakam. Bırakılan herhangi bir cisim, saniyede 9,8 m/sn ile hızlanır ve hızı artarak düşer. Potansiyel enerjisi olan her isim yüksekliğine göre yerçekimi etkisi ile düşer. Bu yüzden depremlerde fay hatlarının kırılması bir hareket yaratır ve yer kabuğunun üzerindeki yer alan isimler de bu etki ile hareket eder. Eğer sistemleri esnek değil ve bu hareketi absorbe edemezse kırılmalar yaşanır. Yaşan depremde yerkabuğu hareket etmiş, bu harekete uyum sağlayamaz yapılarda ortaya çıkan kırılmalar, yapıları yerler bir etmiş ve bu evler içinde yaşayan insanlar, yerçekimi ivmesi etkisi ile hayatlarını kaybetmişlerdir. 

    Katı hareketi bu yüzden önemlidir. Japonya'da oluşan denizaltında olan deprem sıvıyı hareket ettirmiş ve ortaya çıkan tsunami dalgaları Fukushima nükleer santralinin patlamasına neden olmuştur. Çok tedbirli olduğu söylenen Japon mühendisler denizden çok yukarıda olduğu için su geçirmesiz(waterproof) jeneratör kullanmamışlar, jeneratörlere giren su onların çalışmasını engelleyerek, soğutma suyu alamayan çekirdeğin erimesine neden olmuştur.

    Türkiye'de olan depremde ise şehirler tam fay hattının üzerinde yapıldığı için kırılma hareketi düşey haraket meydana getirmiş, düşey hareket sonrasında ovalık alanlarda görünmeyen bir tsunami dalgası yaratmıştır. Katının hareketinin hayatımızı nasıl etkilediğini görmek bu açıdan önemli hale geliyor. Yeryüzü hareket ettiğinde zemini sağlam yerlerde durmak bu açıdan önemli.

    Sıvı

    Tsunami hareketinde görüldüğü gibi, suyun, daha doğrusu sıvının hareketi önemli sonuçlar ortaya çıkaracaktır.  'Su akar, yolunu bulur' cümlesini incelemek önemli. Suyun ya da sıvının hareket etmesi için neler gereklidir düşündüğümüzde, suyun hareket etmesi için gerekli olan şeyin potansiyel enerjisi olması gereklidir. Su akar, ancak bir potansiyel enerjisi varsa. hareket edebilir. "Denizi denize akıtamazsınız". Nehirler yüksekten başlar ve denize doğru akar, ama yukarıya doğru akamaz. Burada da yerçekimi ivmesi etkisi burada da devam etmektedir. Yaşadığımız sel felaketinde dağlarda toprak tarafından emilemeyen sular, kapatılmış dere yataklarını ele geçirdi. Akan sular yüklendiği toprakları de getirince çok sayıda insanın hayatını kaybetmesine neden oldu.  Su akar, can alır da diyebiliriz. Sıvı potansiyel enerjisi varsa akacaktır.

    Bütün bize bunların anlatması gereken şey, doğa enerji yüklendiğinde yerçekimi ivmesi devreye girer ve bu enerji kendimizi koruyamıyorsak can alır. Bu yüzden kendimizi korumaya başlayıp, doğa ile daha yakın yaşayabilirsek hayatımız kolaylaştıracaktır.  

    İnsan vücuduna baktığımızda da Katı, Sıvı, Gaz'ı görüyoruz. Aşırı yüklenen enerji, kızgınlıklar, nefret duygusu, karamsarlık, kötü hissetmek, vücudumuza zarar verecektir. Kayıplara üzülmek ama hayatı yaşamaya devam edebilmek. Hayatta olmanın değerinin farkedilmesi.Bu yüzden yaşamaya devam.

    Cengiz Eren

    http://www.erenlp.com

    Deprem Korkusu ve NLP ile Zihinsel Detoks

    Not: Felaketlerin zihinsel süreçler etkisi bir sonraki yazımızda incelenecektir.

     

     

     

     

     

     

  • Kimsesiz Hayaller Cahide Yormaz Öz Kitabı

    Kimsesiz Hayaller, Cahide Yormaz Öz,Birkaç yıl önce Fenerbahçe Gönüllülerinde sosyal sorumluluk projesi olarak bilgi aktarımı yaparken, bir sonraki ay toplantısı için katılımcılardan masal yazmalarını istemiştim.

     

  • Kişisel Tarih ve Zihinsel Detoks

    Kişisel Tarih© ve NLP

    Hepimizin bir kişisel tarihi var. Doğumdan itibaren yaşadıklarımı kaydediliyor ve bugünden sonra yaşayarak Kişisel Tarihimize kaydedilecek. Kişisel tarih hem bugünü hem de geleceği belirliyor. Ancak yaşadıklarımızın hayatımızı nasıl etkilediğini bilemiyoruz, bilsek bile farkedemiyoruz. Çoğu şeyi farkında olmadan bilerek yapmaya devam ederken, benzer çevrimler hiç istemediğimiz halde tekrarlanıyor.

    Tarih Yazmak Tarih Yapmak

    Bazı insanların kişisel tarihi sadece kendilerini ilgilendirirken, bazı insanlar kişisel tarihlerinde yaşananlardan dolayı tarihi etkileyebiliyorlar ve tarih yazıyorlar,  sonra da tarih oluyorlar. Daha sonra da diğer insanlar bu tarihi okuyorlar. Resmi tarih ve gerçekler daha sonra birbirine karışıyor. Ne olduğu pek bilemiyoruz. Tarih yapanlar gerçekten kendilerini iyi hissediyorlar mı? bunu pek bilmiyoruz. Eksiklerini tamamlayabiliyorlar mı? bunları da bilmiyoruz.

    Resmi Kişisel Tarih

    Kendi Resmi Kişisel Tarihimiz ile gerçekten yaşadıklarımız arasında bağlantıların kopması bizi kendimizden uzaklaştıracaktır. Hatırladıklarımız ve hatırlamadıklarımızı veya üzerini örttüklerimiz ve derinlere gömdüklerimiz. Bunlar hatırlanmasa bile duyguları her an derinlerden yüzeye taşınabilir. Birden kendimizi kötü hissetmemiz bu yüzden olabilir.

    Yaşadıklarınızı bir gözden geçirin. Gözlerinizi kapatıp sakin bir yere oturduktan sonra kendinizi bırakın. Görüntüler gözünüzün önünden geçsin.
    Yavaşca ve düşünün neler yaşadıklarınızı, sırayla ya da sırasız. Aklınıza gelsin, yüzeye taşınsın. Gerçekleri değiştirmeden, neler geliyor gözünüzün önüne,görüntüler, sesler, kokular ve tad olarak neler geliyor?

    Yaşananlar

    Şiddet, taciz, aşağılanma, korkutulmak, aşırı sevgi veya sevgisizlik, yalnız bırakıldığınız veya ağladığınız durumlar, ağzınıza biber sürülmesi veya zorla yemek yedirilme,sindirilme ve benzeri olaylar yaşadınız mı? Sevdiğiniz bir şeyi kaybetmek, sevilmemek, istenmeyen olduğunuzu hissetmek, sevdiğiniz insanların vefatı. Bunlar ve diğerleri hayatınızı düşündüğünüzden çok daha fazla şekilde etkileyecek ve hayatınızı bu duygular farkında olmadan yönetecektir.

    Burada farkedilmesi gereken bir nokta ise zeki olan kişilerin yaşanan olaylardan daha fazla etkilenmesi mümkün. Algı seviyesi yükselen ve bağlantı kurma ve çağrışım hızı fazla olan kişilerde olayların duygusal etkilerinin daha fazla olduğunu görüyoruz. Bu yüzden zeki olan çocukların korunması ve zeki olan kişilerin kendisini daha fazla koruması yerinde olacaktır.

    Duygular ve Hissedilenler

    Kendi kişisel tarihinizi gözden geçirin. Yaşadıklarınızı önemli veya önemsiz demeden hatırlamaya çalışın. Zaten hatırlıyorsunuz ama hatırladığınızı farketmiyorsunuz. Bu duygularhiç beklenmedik anlarda ve zamanlarda birden ortaya çıkabilir.

    Duygular ortaya çıktığında ise kişi nedenini bilmediği, korkuya, hüzne veya yalnızlığa gömülebilir veya ağlayabilir. Yaşananların etkisi ile ortaya çıkan stratejilerin değişmememesi durumunda kişi ne yaparsa yapsın istediği değişimi gerçekleştirmekte zorlanacaktır.

    Kişisel tarihinizin bu anlamda gözden geçirilmesi ve oluşan stratejilerin farkedilmesi ise değişim için önemli bir adım sayılmalıdır.

    Zihinsel Detoks

    Değişim ve kaynaklarınıza uygun hedeflere ulaşabilmeniz için öncelikle kaynaklarınıza ulaşabilmeniz gerekir. Kaynaklarınıza ulaşabilmek için önemli noktalardan biri zihnizin temiz olmasıdır. Bu ise zihinsel Detoks programına katılmanızla mnümkün olabilmektedir. NLP bilgileri ve NLP Teknikleri kullanılarak, beynimizin nasıl çalıştığı bağlantıların nasıl kurulduğu ve farkında olmadan oluşan stratejileirn nasıl oluştuğuna dair aktarılan bilgiler, kişinin kendi hayatını yönetmesi sonucunu ortaya kolaylıkla çıkarabilmektedir.

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

    İlgili Linkler:

    Whatsapp Randevu

     

  • Mantıklı mı? Mantıksız mı?

    Mantıklı MantıksızNeden?

     

    Hayatınıza ve yaşadıklarınıza baktığınızda sürekli olarak benzer durumların tekrar ettiğini görmeye başladınız. Aynı acıları çekmek, aynı başarısızlıkları yaşamak hoşunuza gitmese de, bunların devam ettiğini görüyorsunuz. İnsanların size karşı davranışlarında değişiklik olmuyor. Bir işyerinde çalışıyorsanız, hep sizi engelleyen birileri oluyor ya da mobbing'e maruz kalıyorsunuz. Size acı veren bir sevgiliden ayrıldıktan sonra yeni birlikte olduğunuz kişi de size aynı acılı süreçleri yaşatıyor.


     

    Mantıklı Düşünmek

     

    Bunları aşmak için bir çözüm bulmaya çalışıyorsunuz. Kişisel gelişim kitapları okumaya başlıyorsunuz. Umut içinde okuduğunuz kitaplar size bir çözüm olmuyor aynı süreçler devam etmeye devam ediyor. Diyorsunuz ki, bu böyle olmuyor. Bu sırada çalıştığınız işyerinde verilen seminerlere de katılıyorsunuz. Aktarılan bilgiler çok güzel ve öğrendiğinize seviniyorsunuz ama bir süre sonra eski süreçlerin aynen devam ettiğinizi görüyorsunuz.

     

    Neden bunları yaşıyorum? Ben bunları haketmedim? sorularını da kendinize sormaya devam ediyorsunuz.

     

    Çünkü mantıklı düşünüyorsunuz. Herşeyi doğru yaptığınız halde sonuç neden istediğiniz gibi olmuyor? Geçmişte yaşadıklarınızın sonucunda oluşan stratejiler farkında olmadan kullanılmaya devam ediyor. Zekanız hızlı, algı seviyeniz yüksekse yaptığınız her davranışı kendinize mantıklı olarak açıklayabilirsiniz. Bu yüzden zeki insanların sorun yaşaması çok daha kolay hale gelecektir.

     

    Hayatınızı başkaları, başkalarının söyledikleri ya da kararları yönetmeye devam ediyor.

     

    Mantığı Bir kenara bırakmak Mantıksız

     

    Zira beynimiz mantıksız çalışıyor. İçine aktarılan bilgileri ve tecrübeleri içeriksiz modelde kullanmaya devam ediyor. Bu yüzden mantıklı düşünmeyi bir kenara bırakmanız yerinde olabilir.

     

    Sizin yaşadıklarınıza benzeyen çok sayıda mantıksız örnekler verilebilir. Trafikte yapılan tartışmalar, kavgalar, cinayetler, kadına şiddet olayları, verilen alınan rüşvetler hepsi mantıksız ama kendilerine sorarsanız, size mantıklı bir açıklama yapmaya çalıştıklarını göreceksiniz. Ama değişen Bir şey olmayacaktır.

     

    Her davranışımızın altında pozitif bir neden olsa da, davranışlarımız pozitif sonuçlar ortaya çıkarmıyorsa, değişim zamanı gelmiş demektir. Değişim gerçekleşmediği müddetçe mantıklı olarak açıklanan davranışlar ama mantıksız stratejiler kullanılmaya devam edecektir.

     

    Zihninizde varolan stratejiler değişmediği müddetçe istediğiniz kitapları okuyun, istediğiniz seminerlere katılın, sonucun aynı olduğunuz göreceksiniz. Kendi sorunlarınızı düşündükçe konuştukça, anlattıkça kendi zihninizde sorunlarınızın arttığını farkettiğinizde şaşırmamanız yerinde olur.  İyi tecrübelerde, kötü tecrübelerde paylaşıldıkça artar.  Yaşadığınız sorunları kötü tecrübeleri anlatın rahatlarsınız diyenlerin kimler olduğuna bakın. Birilerinin işine yaradığını göreceksiniz.

     

    Doğru Bilinen Yanlışlar

     

    Birinci olarak söylenmesi gereken şey, Bilinçaltı diye bir kavramın yanlış olduğu veya bilinçaltı olmadığı. İnsanlar çocukluktan bu güne kadar yaşadıklarını kaydediyorlar ve yaşadıklarını hatırlamasalar bile duygularını sürekli olarak farkında olmadan hissediyorlar. İşyerinde mobbing gören birinin çocuklukta susturulmuş, sindirilmiş, ya da taciz edilmiş biri olduğunu görmeniz şaşırtıcı olmayacaktır.

     

    İkinci olarak, beynimizi yaşanan tecrübelere ait sonuçları sürekli olarak kullanıyor. Ve beynimizxde herşey herşeyle bağlantılı. Bugün yaptığınız işlere, seçtiğiniz mesleklere baktığınızda, seçimlerinize ve veremediğiniz kararlarınızın sizi farkında olarak istemediğiniz ama farkında olmadan istediğiniz sonuçları ortaya çıkardığınızı göreceksiniz.

     

    Üçüncu olarak, zihin temiz olmadıktan sonra ne öğrenirseniz oğrenin, ne yaparsanız yapın, geçmişteki sonuçların aynen tekrarlandığını göreceksiniz.

     

    Trafik kazalarında yapılan uyarılara rağmen trafik kazalarının artması, kadına şiddeti önleme kampanyalarının yoğun olarak yapılmasına rağmen kadına şiddetin artması, bir kaç yenilgi sonrasında başkanın ya da antrenörün değiştirilmesinin istenmesi mantıksız hem de çok mantıksız. Ama bu süreçler devam edecek görünüyor.

     

    Bir sonraki yazımızda bunun nedenlerini açıklamaya çalışacağız.

     

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

     

    fotoğraf  ve Çizgi Uğur Gürsoy

     

     

  • Mindy Alper ve Yaşadıkları

    Mindy Alper'in hikayesi

    Annesi ve babası tarafından verilmeyen sevgiden etkilenen bir çocuğun bu sorundan kurtulmak için ortaya koyduğu gayretleri anlatan bir film. Oscar ödüllü bir belgesel.

    İletişim kurmakta zorlandığı için tedavi amacıyla uygulanan elektroşok. Ancak bu sorunlarından kurtulamadığı halde karşılaştığı iki insanın ona aktardığı bilgilerle duygularını dokunarak yaptığı eserlere dönüştürmüş durumda.  Baba şiddeti, ilaçlar, annesinin dokunmaması,kendisinin dokunmaktan korkması,büyük bir sanatçı yaratıyor ama mutsuzluğunu tedavi edemiyor.

    Los Angeles'te bir sanat galerisi tarafından temsil edilen Mindy Alper'ın yaşadıklar kısa bir filmde özetlenmiş.

    Seyretmenizi tavsiye ederim. İngilince alt yazılı olarak izleyebilirsiniz.

    405 inci yolda Trafik Sıkışıklığındaki Cennet.

    Heaven Is A Traffic Jam On The 405 - Trailer from Frank Stiefel on Vimeo.

    Yattığı hastanede uygulanan elektoşok tedavisi beyninde hasarlara yol açtığı için  10 yıl boyunca konuşamamış. Daha sonra ise  Frank Stiefel tarafından bu kısa film çekilmiş ve kısa film Oscar'ını kazanmış.

    Her anne ve babanın seyretmesi gereken bir film.

    Cengiz Eren

    NLP Uzmanı ve Eğitmeni

    http://www.erenlp.com

     

     

  • Ne Kadar Çok Varmış, Röportaj ve sonuçları

    Cengiz Eren Pazar Postası Röportajıİstenmeyen Çocuklar Ne Kadar Çok

    Yeni bir yıla giriyoruz. Yıllar akıp geçiyor, doğa yeşillenip, sararıyor. Ürpermek, üşümek, sonra terlemek. Değişim süreci doğada, uzayda ve tabii ki kendimizde de devam ediyor. Dış dünyadan alınan bilgiler, duyulanlar, hissedilenler, söylenenler, söylenemeyenler, ve değişim süreçleri. Bir röportajın düşündürdükleri. Röportajdan sonra istenmeyenlik duygusunun ne keder yaygın olduğu aldığım mesajlardan ortaya çıktı. 

     

  • Neden NLP ile Zihinsel Detoks?

    NLP İle Zihinsel Detoks, Cengiz Eren NLP Teknikleri ile Zihinsel Detoks

    Zihinsel Detoks NLP bilgi ve Tekniklerinin aktarımı ile kişinin kaynaklarını kullanmaya başlamasını sağlamaktadır. Bu seminerde kişi ihtiyacı olan bilgileri davranışlarına kolaylıkla aktardığı için değişim düşünüldüğünden çok kısa zamanda gerçekleşebilmektedir. Hayatı yönetirken ortaya çıkan sorunların çözülmesi, hiç  bu kadar kolay olmamıştı, diyebilirsiniz.

     

TOP