Sanatçılar ve Amy Winehouse, Michael Jackson, Whitney Houston
- Son Güncelleme: Salı, 27 Kasım 2012 13:15
- Cengiz EREN tarafından yazıldı.
- Gösterim: 9441
Bir sanatçı daha zamanından çok önce piyasadan çekildi. En son Micheal Jackson'u kaybetmiştik. Daha sonra Whitney Houston'u kaybettik, benzer bir şekilde. Bu yazı hem genel hem de özel olarak, sonuçların nedenlerini incelemeye çalışıyor.
Dikkat edildiğinde sanatçi olmaya yönelen kişilerde -bunu iz bırakmaya çalışan her insan için söyleyebiliriz- farkında olmadıkları boşlukların doldurulmaya çalışılması gibi bir sonuç göze çarpabilir. Çocuk yaşta yaşanan olaylar hayatı etkileyecek, bir zaman sonra etkiler görülmeye başlayacaktır. Gözle görünen insanlar, ünlü dediğimiz insanlarda, ya böyle bir olay ya da yatılı olarak okumak, çocuk yaşta hastalık geçirmek ve benzeri olayların etkisi olduğunu görebiliriz, dikkatli olarak incelediğimizde, o kişinin hayatını.
Kişi neden sanatçı olur ve sahneye çıkar ve çıkmaya devam etmek ister, önemli bir soru. Önemli etkenlerden biri anne baba ayrılığı sayılabilir. Evdeki kavgalar ve gürültüler de etkili olacaktır, çocuğa ve aile içindeki bireylere yönelen şiddet te. Amy Winehouse'da bunlardan biriydi. Küçük yaşta hiç istemediği halde anne ve baba ayrılmışlar ve kendisini kaybolmuş gibi hissetmişti belki de. Tam bu nokta çok önemli. Kaybolmak ve sevilmemek. Bu iki boşluğu doldurmaya çalışırken dokunamadığı sevgileri sahnede elde etmişti. Şu anda binlerce kişi onun için üzülüyor., radyoların televizyonların onun müziklerini çalması isminin kaybolmayacağını ama kendisinin kaybolduğunu gösteriyor. Anne-baba ayrılığından sonra böyle bir acıyı yaşamamak için dışarısı içerisi haline gelmişse, hep dışarıda yer almak isteyecektir. Sahne dışarısıdır ama onun içerisi haline dönüşmüştür ve orada yer almak isteyecektir ve bunu son konserine kadar yapmıştır da. Ama iptal edilen son konseri ile sevdiği kişinin kendisinden uzaklaşması vurulan son darbeler olarak algılanmış olabilir kendisi için. Sahnede olmak istemiş ama olmamıştır. Sevilmeye çalışmış ama dokunulan sevgiye sahip olamamıştır. Dışarıdan içeri girmek istediğinde bunu sadece uyuşturucu ile yapabildiği için gerçek hayatta içeriye girememiştir. Böylece kendisini boşlukta hissettiği bir anda canlı ikona olmaktan yaşamayan ikona haline dönüşmüştür. Bu anlamda sahnedeki sanatçılar için her zaman bu tehlike var olacaktır kendilerini koruyamadıklarında. Zira sahnede binlerce kişi önünde algılar açılmakta, derin transa geçilmekte ve gerçek hayatta bu duygular yaşanamamaktadır. Kişi ya sürekli sahne de yer almalı -ki bu olanaksızdı, çok yorucu olduğu için- ya da algı seviyesini yükselten maddeleri kullanmalıdır, bu duyguları çok istiyorsa. Ona önerilenleri kolayca kabul edebildiği için uyuşturucu kullanımına da başlaması kolaydır, içkiye de. Bu noktada şu açıklamayı yapmak gerekiyor. Uyuşturucu olarak adlandrılan maddeler aslında uyuşturucu değildir. Zira alındığı zaman vücut bu maddelere tepki göstermekte ve algı seviyesi olması gerekenden çok fazla yükselmektedir. Herşey farklı olarak algılanmakta zeka hızlanmakta, görüntüler değişebilmektedir. Ancak madde alınmadığında herşey olması gerektiğinden çok daha yavaş hale gelmektedir. Bu yavaşlık doz arttırımını da getirmektedir. Bu yüzden madde alınmadığında kişi kendisini uyuşmuş gibi hissedecektir. Uyuşturucu adı bu anlamda yanlıştır. Sahnede binlerce kişinin duygularını yöneten ancak kendi hayatını yönetemeyen sanatçı bu durumdan kurtulmalı kendi hayatını kendi kararları ile yönetebilmelidir. Ancak arkadaki menejerler ordusu ve yakın arkadaşları sanatçıyı manipüle etmek için, kendisine bağlamak için herşeyi yapmaktadırlar. O zaman sanatçı sahnede görevini yapan bir çalışan haline dönüşmektedir. Çıkan şarkılarını söyleyen ve hayatını başkalarının eline bırakan kişi olarak. Amy Winehouse'da varolan iki strateji kaybolmamak için görünür olmak, ayrılmamak için hep yalnız kalmak bu sonuçları yaratmıştır. Görünür olmaya çalışırken kaybolmuş, yalnız kalmamaya çalışırken yapayalnız hayatını kaybetmiştir. Benzer sonuçlar babası tarafından yönetilen ve hayatı programlanan Micheal Jackson için de söylenebilir. Babasına her konuda evet demek zorunda kaldığı için çocukluğunu yaşayamadan, büyüyemiş ama büyümüş ve herkese evet dediği için kendisine ilaç veren doktorlara da evet demek zorunda kalmış ve hayatını kaybetmiştir.
Whitney Houston'da benzer bir şekilde Grammy Ödül töreninde kaybolan ününü yeniden elde etmek için, vereceği konserin hazırlığında birşey öğrenmişti. Kendisine çok zarar veren, uyuşturucuya başlatan, eski kocası Bobby Brown'ın Wet Albümü ile Grammy alacağını öğrenmesiydi. Sonra ise olanlar oldu ve bir sanatçıyı daha kaybettik. Bütün ailesi şarkıcı olan sanatçı çocuk yaşlardan itibaren sahnede olmak istemiş ve olmuştu. Ancak evlenip içeriye girmek isterken daha fazla hasar görmüş ve hayatını kaybetmişti. Marylin Monreo'da "ününü kaybediyorsun, intihare et , biz seni kurtarırız" diyenlere "evet demiş ancak daha sonra bilinmeyen bir nedenle kurtarılmamış ve hayatını kaybetmiştir. Bu anlamda sanatçı kendi işinin hem Ceo'su hem de işçisi olabilmelidir. Bu da kendi kararlarını kendisinin vermesi ile ortaya çıkabilecek bir durumdur ki, boşluklarının neler olduğunun farkına varılması ile gerçekleşebilir.
Hayatınızda hiçbir şeyi kendinizden daha fazla önemsememeniz dileğiyle.
Cengiz Eren
http://www.erenlp.com