Tenis Topları

Kullanıcı Oyu: 0 / 5

Yıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değilYıldız etkin değil
 

tenissever tenis haberleşme grubuTenis Sporu ve  Tenis Topları

Tenis topu deyip geçmeyin, onun da hissettikleri olsaydı neler düşünürdü, dersiniz? Kauçuk sıcakta eritildikten sonra bir levha haline getirilir. 

Sonra bu levha hem şişirilir ve hem kesilir ve üzerine halı kaplandıktan sonra plastik veya teneke kutulara konur, üçer üçer veya dörder dörder. Tenis topu imal edilmiştir. Kutular  genellikle basınçlıdır veMarkaları basılıdır, toplarında üzerine basıldığı gibi.

 Tenis topunun oluşmasına kadar olar süreç, hem sıcaktan dolayı acılıdır ve kokuludur. Ortamda bir lastik kokusu vardır. Ama imalattan sonra basınç altında da beklemek kolay değildir. Kutular karton kutulara konur, ve uzun yolculuklar başlar, bazen kamyon, bazen tren, bazen gemi ve bazen de uçak ile. Sonra raflara yerleştirilirler tek tek. Sonra gelip insanlar alır. Beklemeye devam ederler, kısa mesafelerde hareket ettikten sonra.

Bekledikleri yer de çoğunlukla karanlıktır. Daha sonra içinde spor eşyaları da olan bir çantaya girer. Çoğunlukla sapı olan ve yuvarlak kısmında teller bulunan bir nesnenin yanında durur. Yeniden hareket etmektedir. Kutunun içindeki üç kardeş sevinmektedirler, yeniden hareket ediyor olmaktan dolayı. Belki de basınç altında yaşamaktan kurtulacakları gün gelmiştir.

Kapaklar Açılır

 Önce plastik kapağın açıldığını duyarlar, sonra da bir fıss sesi de duyarak aliminyum kapağın açıldığını görürler. İçeriye ışık girmektedir ve  üzerlerindeki basıncın kalktığını hissederler. Hepsi çok sevinçlidir. Kutu yan çevrildiğinde sıcak bir el kendilerini tutmaktadır. Özgürlüklerine kavuşmuşlardır. Sıcak eli tutan vücut harekete etmeye başlar. Basınç yoktur, sıcaklık yoktur ve koku yoktur. Birden durur taşıyan kişi. Etrafa bakarlar. Karşıda bir file vardır. Yerde ise bir takım çizgiler. Çantada temas ettikleri araca benzer bir aracı taşıyan kişi tam karşıda ayakta durmaktadır. Ne olacak şimdi diye merakla beklemektedir, 3 sarı top.

Birden iki tanesi ayrılır ve el kendisini yere doğru atmakta, yerden sıçramaktadır.  Yere çarptığında canının acıdığını hisseder. Bunu düşünürken birden elde tutulan aracın kendisine büyük bir hızla çarptığını hisseder. Önce ezilir ve sonra uçmaya başlar. Altından yeşil saha, çizgi, file yeşil saha, çizgi geçer. Yere çarpar acı ile kıvranırken sıçrar. Ne olacak diye merakla hareketine devam etmektedir.  Tam o sırada öncekinden daha bir sert darbenin kendisine geldiğini hisseder ve darbeyi yer. Birden geldiği yönün tam tersi yöne uçmaya başlar. "Bunları kızdıracak hiçbir şey yapmadım ama bana niye vuruyorlar" diye düşünür.

Gidip gelmeler devam eder. Çizgilerin dışında yere çarptığında ona vurmamaktadırlar. Çizgi dışına çıktığında diğer toplara vurmaya başlarlar oynayanlar. Kendisi ise dinlenmektedir. Kardeşlerinin çektiği acıyı görür. Kenarda oturan insanlarında olduğunu farkeder. Bu insanlarda oyunculara değil, sadece topa bakmaktadırlar. Başları bir sağa bir sola dönmektedir. Belki de havada uçan topun acısını farketmeye çalışmaktadırlar. O sırada bütün toplar kenarda beklemeye başlarken bir elin kendisini yerden kaldırdığını farkeder. Dayak yeniden başlamaktadır. Tüylerine bakar eskimektedir gidip geldikçe. Gençlerin daha sert veteranların daha yumuşak vurduğunu öğrenir. Bir saat sonunda tüyleri dökülmüş vaziyette acı  çekmiş ve yorgun olarak kutusuna yeniden döndüğünü de anlar.

 Kapak kapanır. Üzerinde basınç olmadığı için sevinçlidir. Ortam karanlıktır ama sakindir. Elinde raket tutan insanların ne den kendisine bu kadar kızgın olduğunu anlamaya çalışır. Bunu nedenini hiç bilmemektedir.  Çizgilerin dışına çıktığında veya ağa takıldığında vuranın neden bağırıp çağırdığını da hiç anlamaz.

Tenis Hocası Topu

Bu şekilde belki bir veya iki defa daha oynanır. Daha sonra ise büyük top kutularının içine girerler. Büyük kovalarda kendi ile aynı kaderi yaşayan cinsleri ile birlikte. Bu yeni bir dönemin başlangıcıdır. Bir kişi kendisini tutar ve yavaşça karşıya atar. Atılan kişi vurmaya çalışır kendisine. Belki bir defa vurur veya iki defa, sonra dinlenmeye çekilir. Kovada top kalmayınca yeniden kovaya girerler. Sonra tekrar. Tüyleri dökülmüş, içindeki havaları azalmıştır. Yerde de çok az zıplamaktadır. En iyisi bu diye düşünür. Tenis hocasının topu olmak en iyisi diye düşünür. Performans tenisçileri kendilerine çok kızgındır. Çok sert vururlar.  Veteranlarda kendilerine çok kızgındır ama daha yavaş vurmaktadırlar.Öğrencilerle çalışmak en kolayıdır. Kötünün az kötüsü. Sonra tüyleri kalmadığında ve havası iyice azaldığında ya çöpe atılır, ya duvarla raket arasında gidip gelir ya da oyun oynayan bir köpeğin ağzına arada sırada girer.

Dünyanın bütün topları çizgi dışına çıkın

Toplar şunu bilmektedirler. Oyuncular kendilerini çizgiler içindeki sahaya hapsetmek istemektedirler. Çizgilerin içine düştükçe acı çekmeleri artmaktadır. Bu sebepten yeni olsun eski olsun bütün toplar çizgilerin dışına kaçmaya çalışır.  Bu belki de bütün toplar için söylenebilir. Voleybol, basketbol, futbol topları da çizgilerin dışına kaçmaya çalışırlar. Hatta içlerinden autçuluğu ile tanınan bir topumun "bütün çizgili sporların topları auta çıkın" dediği de rivayet olunur.

 Bu markası ne olursa olsun topların hikayesi. Bazısı zengin sayılabilir, bazısı dayanıklı, bazısı en çok kullanılan, bazısı en sevilmeyen toplar olabilir ama sonuçta hepsi ayni kaderi yasarlar, kısa veya uzun.

 Cengiz Eren

NLP Uzmanı ve Eğitmeni

http://www.erenlp.com

 

TOP