Uçak Korkum

Kullanıcı Oyu: 5 / 5

Yıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkinYıldız etkin
 

uçak krokusu, firdevs ersoy, zihinsel detoks,Uçak korkusu ve Zihinsel Detoks ile ile ilgili güzel bir yazı. Konuk Yazar'dan. Korkunun esaretinden ve düşüncenin tutsaklığından kurtulamamak !

Gezilecek, görülecek ve yapılacak onca şey varken hayatımızı daraltmak, küçültmek ve kendimize sınırlar koymak,akışta olamamak...

 

Zaman ve mesafenin ötesine geçebilmek,uzağa, istediğin herhangi bir yere uçağa binip, bir sabah kendini başka bir sahilde, kentte ya da ülkede bulmak ...

 

Düşünce kadar hızlı uçarak, gideceğin yer neresi olursa olsun, şimdiden oraya varacağına inanıp hiç kaygı ve telaş yaşamadan aklından geçen yere ulaşabilmek...

 

Martı," Jonathan Livingstone" gibi kendi sınırlarını aşıp, cennetini yaratacak kadar özgür, cesur ve korkusuz olabilmek...

Kapkara bir gökyüzünde bir yıldız gibi parlayarak gözden kaybolan bir uçağın koltuğunda yerini alabilmek...

 

Korkularınızda, tutuklu kalmışsanız çok zor, hayal ve imkansız gibi görünür,tüm bu saydıklarımı gerçekleştirebilmek.

Son kez bindiğim uçak yolculuğunda, yüksek irtifadaki basıncın etkisi, tirbülansa giren uçağın sarsılmaya başlaması, uçağın düştüğünü sanıp katlanarak artan ve hızla bölünerek çoğalan korkumla, pırpır eden kalbimle, uzunca bir süre korku tünelinde kalmışçasına tavan yapan kan basıncımla ,uçaktan indikten sonra, bir daha asla uçağa binmeyeceğime dair yeminler etmiştim.

 

Dışsal nedenler, yaşadığım kötü tecrübeler, travmalar, çocukluğumdan itibaren koşullandığım duygu, düşünce ve inanç kalıpları ile korkumu güçlendirmiş, kendi kafeslerimi örmüş ve sonunda fobik hale getirmeyi başarmıştım.

 

Uçuş korkusu, insanın yaşamını kısıtlayan önemli bir faktör, uçamıyorsanız pek çok ülkeye gitme, gezme ve görme şansınız azalıyor.uçak korkusu, nlp, zihinsel detoks

 

Yaşamak için bir nedenimiz var; öğrenmek,gelişim,iletişim,özgür olmak ...

 

Ne kadar çok seçeneğiniz varsa o kadar özgürsünüz ve ne kadar çok gezip görürseniz o kadar da öğrenir gelişirsiniz. .

 

Hapishanede olduğunuzu anladığınız andan itibaren ilk adımları atıyorsunuz,korkularınızın neden ve niçinlerini arayarak yeni yöntemler bulmaya çalışıyorsunuz.

 

Kendi fenomeninizle oluşturduğunuz olumsuz algı, yanlış düşünceleri ve sınırları aralamak, geçmişte kalmış hikayelerden kendinizi uzak tutmak.

 

Kendi değişiminizin peşinde delicesine koştururken büyük bir dirençle karşılaşıyorsunuz.

 

Bu direnci kırmak istiyor, korkunun aşırı ve anlamsız olduğunu düşünüp yüzleşmeye çalışıyor, rahatlama egzersizleri, uçağın işleyiş mekanizmasını, uçuşla ilgili teknik bilgileri öğrenmek gibi baş etme yolları ve yöntemlerini deniyorsunuz.

 

Ama her yeni girişimde, korku yavaş yavaş, usulca gelip ruhuma yayılıyor.Benden aldığı güç ve enerji ile iyice sağlamlaştırıyor yerini. Onun kendini yaşattığını fark edince ben geri adım atıp, vazgeçiyorum.

 

Değişimin zorluğuna, hatta imkansızlığına inanmaya başlamıştım ki,NLP Uzmanı Cengiz Eren' le tanışıp, NLP ile Zihinsel Detoks Programı ile yaşadığımız tecrübelerle beş duyumuzla algılayıp,kodladığımız, bu davranışların kaynaklarının, sınırlayıcılarının kaldırılabileceğini, bütün davranışlarımızın öğretilebilir, değiştirilebilir olduğunu, beynimizdeki korkuları da yönetebileceğimizi söylediğinde kesin sonuç alacağımdan emin olamasam da katılmak istedim seanslarına...

 

Belki de başarırım, uzaklaşırım korkularımdan umuduyla...

 

Çaresiz,bir de bunu deneyeyim ne kaybedeceğim ki noktasına gelmiştim artık....

 

Görüşmeler de, duyuların algılanması, insan beyninin nasıl çalıştığı, duygularımızın farkına varılması, kullandığımız dil motifleri, kendi kaynaklarımızın farkında olmak gibi pek çok konuya değinildi.

 

İlk iki seanstan sonra başaracağıma dair inancım artmaya başlamıştı. Cengiz Eren, elinde board marker , not panosuna yazıyor, çiziyor, sabırla anlatıyor.

 

Belli ki işinin ehli ve alanında çok iyi...Güven veriyor...

 

Can kulağı ile dinliyorum. "Kişiyi uçak değil, uçakta yaşanan süreçlerin zihinsel kapakları açması korkutur,"deyip, farkında olduğumuz aklımız ve olmadığımız aklımızı kullanabilme ,farkında olduğumuz yetersizlik ve farkında olduğumuz yeterlilik, farkında olmadığımız yeterlilik  düzeylerini, sistematik bir şekilde sıralıyor clipboarda.

 

Dış önermelerin hayatımızdaki etkisi, çok korktuğum şeyle ilk karşılaşmam, sinir sistemimizle kurduğumuz iletişim, fotografik hafıza ile devam ediyor görüşme...

 

Kendi deneyimlerimin etkisini nasıl değiştireceğimi ve kaynaklarımı kullanarak hayattımı nasıl yoneteceğimi, korkularımın ben kendimi koruyamadığım için beni koruyan mekanizmalar olduğunu öğrenerek çıkmıştım o gün, o kapıdan.

 

İnanılmazı gerçekleştirmiştik...

 

Üçüncü seansa giderken çantamda uçak biletim vardı.

 

Böylesine hızlı, kesin ve etkili bir görüşme olması beni çok şaşırtmıştı.

 

Bu programa dahil olurken ben de çaba gösterdim, içsel motivasyonumu yükselttim, hedefime konsantre oldum, başarısızlık üzerinde düşünmemeye çalıştım ,

 

Süreci hızlandırmaya, olumlu bir katkısı olmuştur belki de...

 

Beklenen an geldiğinde hava alanındaydım. Korkunun kokusu dolaşmaya başladı koridorlarda , hemen fark ettim onu. Fakat bu kez çok daha organize ve güçlü zihnim ve açılan kaynaklarım.

 

Uçağa bindiğimde, engelleri öteleyerek, uçağın ve motor sesinin yaydığı gergin enerjiyi kendime kanat yaparak, kulağımda güçlü bir müzik sesi, elimde Cengiz Eren "NLP İçerik Sizi Düşünmek " kitabı ile uçtum yükseklere...

 

Korkusuz ve özgürdüm,kendimi akışa bırakmıştım, tek parça halinde uçuyordum ayrışma olmadan.  "Ben" olmuştum yeniden, kendine güvenen, yaratıcılığını kullanan, kendisini kolayca ifade edebilen ben.

 

ucak1

 Korkularım ortadan kalkmıştı, küçük bir tedirginlik duysam da, her insanın duyduğu kadardı endişelerim....

Bu beni çok mutlu etmişti..

 

Uzun zamandır uçamayan biri olarak kefaretimi ödeyip , sonunda korkuma ihanet etmeyi başarmış, hatta tekmeyi atıp sonsuza kadar uzaklaştırmıştım kendimden.

 

Martı uçuyor özgürce.

 

İçimdeki orijinal Firdevs'i, bulmama yardım ettiğiniz için. 

 

Teşekkürler Cengiz Eren.

 

Firdevs Ersoy,

03.11.2012 Balçova /İZMİR